Erewhon
Über das Buch
Servet edinmek için ülkesini terk eden bir gezgin, bu amaçlarla yola çıktığı bir gezinin sonucunda kendisini sıra dışı bir ülkede bulur. Muhteşem arazisi, olağanüstü yakışıklı ve yapılı erkekleri, ayrı bir güzelliği olan kadınlarıyla insan soyu için görünüş olarak âdeta ideal bir ülkedir burası. Görünüşte kusursuz olan bu ülkenin âdet ve görenekleri ise olağanın oldukça dışındadır. Burada hastalık, bir suç; yoksulluk ve talihsizlik, cezalandırılması gerekli bir durum; saat dâhil tüm makineler ise kullanımı yasak bir şeydir. Bu yönüyle, yazarının Erewhon adını verdiği bu yer, bir tezatın; dıştan ideal bir medeniyetin, içten ise medeniyetin gereklerinden uzak bir yapının hüküm sürdüğü bir ülkedir. “Erewhon”, bilim kurgu edebiyatının ilk örnekleri arasında yer almakla beraber yazarının bir “yanlış anlama” olarak belirtmesine rağmen kimi bölümlerde Charles Darwin’in evrim kuramını hicveden bir eserdir. Bununla beraber hem ütopya hem de distopya özelliği göstermesi, ilerleyen zamanlarda makinelerin insanlar üzerinde egemen konuma geleceklerini ilk defa söz konusu etmesi, ayrıca yazarının normal hayatında da büyük nefret duyduğu Viktorya Döneminin suç, ceza ve din yönünden eleştirisini içinde taşımasıyla kayda değer bir zenginliğe sahiptir.